KAHRAMANMARAŞ (İGFA) - Kahramanmaraş Fuar Merkezi'nde düzenlenen 8. Uluslararası Kitap ve Kültür Fuarı'nın açılışına katılan İletişim Başkanı Fahrettin Altun, söylenenin aksine okuma gündelik hayatımızın önemli bir unsuru olarak varlığını devam ettirdiğini söyledi. 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın selamlarını ileten İletişim Başkanı Altun, Kahramanmaraş'ın önemli etkinliklerinden biri olan 8. Uluslararası Kitap ve Kültür Fuarı'nın açılışı için burada olduklarını, fuarın Sezai Karakoç'a saygı temasıyla yapılmasının ayrı bir önem taşıdığını söyledi.

Kahramanmaraş'ın yazarlar, şairler, arifler şehri, ″Yedi Güzel Adam″ın şehri, Sezai Karakoç'un ortaokul yıllarını geçirdiği şehir olduğunu aktaran İletişim Başkanı Altun, Cahit Zarifoğlu, Mehmet Akif İnan, Erdem Bayazıt, Rasim Özdenören, Ali Kutlay, Nuri Pakdil ve Alaeddin Özdenören ile Sezai Karakoç'a Allah'tan rahmet diledi.

″KİTAP MEDENİYETİMİZİN BAŞ TACIDIR″

″Kitap medeniyetimizin baş tacıdır. Zira ilim medeniyetimizin asli unsurlarından bir tanesidir″ diyen Altun, ilmin taşıyıcı unsurlarından biri olan kitabın kurucu bir unsur olduğunu ifade etti.

İletişim Başkanlığı'nın internet sitesinde yer alan habere göre, kütüphanelerin medeniyetin toplumsal hayatın önemli bileşenleri olduğunu ifade eden Altun, ″Görüyoruz ki kitap fuarları da bu geleneğin, bu sürecin günümüze yansıyan parçalarından biridir. Kitap fuarlarının Anadolu şehirlerinde, büyük şehirlerde artık kurumsallaştığını görmek büyük bir gurur vesilesidir″ dedi. Kitap fuarlarının kendisi açısından ayrı bir önemi bulunduğunu dile getiren Altun, mesleki hayatına yayıncı olarak başladığını anımsattı.

İyi bir okur olma çabasındaki birey olarak da kitap fuarlarının kendisi için hep önemli olduğunu anlatan Altun, kitap fuarlarında yayınevlerinin eserlerini bir araya getirebilme imkanına kavuşmasının, okurlarla buluşmasının her zaman önemli bir imkan olageldiğini söyledi.

Konuşmasında 7'den 70'e herkesi kütüphanelere davet eden İletişim Başkanı Fahrettin Altun, gün boyu açık kütüphane kültürünü de geliştirmeye, yeşertmeye dönük gayretlerinin bulunduğunu anlattı.